(KHK’lı öğretmen Engin Erol’un anısına ithafen Medresei Yusufiye’deki bir arkadaşı tarafından yazılmıştır)
Evlatlarına doyamadı…
Zalimin zulmü altında aramızdan ayrıldığını duyduğum an, tek bir ses geldi kulağıma…
Evlat evlat evlat diye haykırışı…
Aynı koğuşu aylarca paylaştığım o vakur,güçlü ve merhametli adam televizyonda izlediği bir sahnede, sarılan baba ve evladı gördüğünde kendi çocukları aklına gelip evlat diye yüreklerimizi dağlamış,hıçkırıklara boğmuştu bizi.
Çocuklarına çok düşkündü. Arada bir dayanamayıp, EVLAT diye bağırırdı.
İçeride de aynı dışardaki gibi insanlık görevini yapar mağdura mazluma parası pulu olmayana çaktırmadan yardım eder görür gözetirdi.
Arkadaşlarımın derdi çok birde bu yüzden üzülmesinler deyip tüm sorumluluğu üzerine alırdı.
Koğuşun bir çok eksiğini o tamamlamıştı.Kuran okumayı o kadar çok sever ve teşvik ederdi ki bir keresinde kaç Kuran sipariş verdim dışarıdan hatırlamıyorum demişti.
İşte bu dertli gönül dayanamadı suçsuz yere çekmek zorunda bırakıldığı acılara ve bu karanlık dünyadan evlatlarına doyamadan mana alemine göçüp gitti.
15 Temmuz darbesinin ardından,doğum yapacak, eşinin yanında olmak için Türkiye’ye giriş yaptığı sırada gözaltına alınmıştı. Cezaevine girdiğimde, aylardır dört duvar arasında tutsak duruşma gününü bekliyordu. Etrafında, kimin derdi varsa yardımına koşar, dinler, kendince çözümler üretmeye çalışırdı.
Koğuş arkadaşlarının hayatlarını kolaylaştırmak için sorumluluk almaktan hiç çekinmez “arkadaşlarım zaten yeterince mağdur daha fazla mağdur olmasınlar” der elinden gelen neyse yapardı.
Cezaevinin yenmeyecek yemeklerini ilginç buluşlarla yenilebilir hale getirmekte çok mahirdi.
Öyle ki koğuş arkadaşlarının özel günlerini hiç unutmaz, onlar için elindeki imkanlarla doğum günü pastası yapardı.Elinden yediğim mozaik pastanın tadı hala damağımdadır…
Evet zulüm,kin ve hukuksuzluğun, suçsuz yere harcadığı hayatlardan sadece biriydi Engin Erol…
Geride doyamadığı evlatları, kendisini zalimin zindanlarında hiç yalnız bırakmayan fedakar ve cefakar hasta ana babası kaldı.
Ailesi sevenleri için yeri doldurulamayacak bir kayıp kendisi ancak asıl insanlık için ne büyük kayıp olduğunu onu tanımayanlar asla bilemeyecek.
Güle güle neşesi ve merhameti bol insanlığı güzel evlat,baba, abi. Ne bizler ne tarih ne de doyamadığın evlatların sana yaşatılanları unutacak.
post hakkında tartışma