Mehmet Ali Uludağ… Tenkil sürecini belki de en zor yaşayanlardan biri, bir baba…
Meriç Nehri’ni geçtikten sonra Yunanistan’ın başkenti Atina’da hayatını kaybeden Esma Uludağ’ın eşi Mehmet Ali Uludağ, yaşadığı zor günleri Almanya’nın Kassel şehrinde bulunan Tenkil Müzesi’nde anlattı. Uludağ’ın yaşadıklarını anlatan bir belgeselin de yayınlandığı toplantıya katılanlar duygu dolu anlar yaşadı.
İşte, Mehmet Ali Uludağ’ın Tenkil Müzesi’ndeki konuşmasından satır başları:
“EŞİM DÖRDÜNCÜ ÜNİVERSİTESİNİ OKUYORDU, EĞİTİM AŞIĞI İDİ”
“Size burada güzel şeylerden bahsetmek isterdim ama maalesef son 4 yılda Türkiye’de birçok insan gibi ben, eşim ve çocuklarım, acı ve ızdırap ile karşılaştı. Ben ve eşim Esma, üniversite ve yüksek lisans eğitimlerimizi tamamladıktan sonra İzmir’de memur olarak çalışıyorduk. İşimizdeki başarılardan dolayı birçok kez ödüllendirdik. Esma Hanım eğitim aşığı idi. Bu yüzden 3 çocukla birlikte 3 üniversite bitirdi. Ve sonra 4’üncü üniversitesi olan hukuk fakültesini kazanmıştı. Hukuksuzluklara karşı gelmek istiyordu.”
“80 POLİSLE EVİMİZİ BASTILAR”
“Bir gün 80 polis evimizi bastılar ve hiçbir somut delil olmadan eşimi hapse attılar, ikimiz de çok sevdiğimiz işlerimizden sorgu sual yargılama olmadan ihraç ettiler.Ardından biz evde yokken polisler birçok kez evimizi bastı ve son gelişlerinde beni almaya gelmişlerdi. Esma Hanım gözaltında ve işkencelerde yaşadıklarından dolayı benim teslim olmamı istemiyordu. Ben de 8 ay boyunca kaçtım en sonunda benim yurt dışına çıkmamın doğru olacağına karar verdik. Ben Almanya’ya çıkmaya karar vermiştim ama aklım onlarla birlikte kalmıştı.Beni almaya gelen polisler eşimi bir türlü bırakmıyordu ve çocuklarımı sürekli rahatsız ediyorlardı ve son günlerde eşini bulamadıkları bayanları gözaltına alıyor, işkenceler yapıyor, onları rahatsız ediyorlardı. En iyisi Onların da yurt dışına çıkmalıydı.”
BANA FELÇ OLDUĞUNU SÖYLEYEREK ATİNA’DAN MESAJ ATTI VE BİR SAAT İÇİNDE VEFAT ETTİ
“3 defa çıkış denemesi yapıp ölümle burun buruna geldiler, dolandırıldık ama buna rağmen yılmadı. 4. defa da malum bu görüntüler eşliğinde Atina’ya ulaştı. Tabii buradaki çıkış sürecinden önce gözaltına alınmış ciddi anlamda işkencelere maruz kalmıştı. Geçtikten sonra şartlar o kadar kolay değildi, hiç dilini bilmediğimiz bir yerde 3 çocukla yüksek ev kiraları, yabancı bir çevre ve bu zorlu mücadeleye dayanamadı. 28 Nisan 2018 tarihinde çocukları duş aldırıp uyuduktan sonra bana mesaj attı, felç olduğunu söyledi ardından da bir saat içerisinde beyin kanaması teşhisiyle vefat etti.”
“ÇOK FAZLA ŞEY ANLATMAK İSTERDİM AMA …”
Mehmet Ali Uludağ “Ben burada daha fazla şey anlatmak isterdim ama kızım ve çocuklarım burada şu anda ağlıyorlar yarım bırakmak zorundayım” diyerek konuşmasını tamamlayamadı.
Mehmet Ali Uludağ’ın anlattıkları yerli ve yabancı pek çok konuğu derinden etkilerken, salondakiler gözyaşlarına hakim olamadı.
post hakkında tartışma