On yaşında daha yavrum adı Betül
Hapishane yolunda açan bir gül
Böyle bir dert varken sen gül
Bu zülumat bir gün nura eder tebeddül
Artık yürek dayanmıyor bu tür acılara
Sözde dindarlar zulmediyor bacılara
Nebiler, veliler de katlandı bu sancılara
Dünya ne sultanlara kaldı ne hancılara
Baba hasreti ile uzunca bir yol gittin
Otuz dakika görüş için çokça sabrettin
Ah güzel meleğim neden acele ettin
Dünyanın faniliğini çok erken fark ettin
Hazreti Meryem gibi saf ve temiz
Kalplerimizde bıraktın derin bir iz
Dualarla gönderdik seni ebedlere biz
Cennette bekle inşallah biz de geliriz
Melek yüzlerini sen ebedileştirdin
Tebessümle bize ne güzel gülerdin
Aslında bu halinle erişilmezlere erdin
Kalmadı dünyalık hiç bir derdin
Senden bize kaldı çok hoş bir seda
Kavuşmadan babana derdin elveda
Bu yok Allah yolu, olsun canımız feda
Etmesin Rabbimiz bizi dinimizden cüda
Bakın çocuklarımıza yad ederiz seni
Saf ipektendi sanki güler yüzlü teni
Şefaat izni verilince bizi unutma emi
Hesap gününde tut mazlumun elini
Minik yüreğinle taht kurdun gönlümüze
Hüzün kattın her dem artan hüznümüze
Gayrın kıymeti yok Allah baksın yüzümüze
Tez zamanda döneriz inşallah asli özümüze
Bu dert büyük ama ah vah edip ağlama
Ana babasını daha fazla koyma gama
Gülerek gitti Betül Seda o yüce makama
Cennet dünyadan çok daha güzel boşa tasalanma
Kocaeli’den Elazığ’a hapiste olan babasını ve annesini ziyarete giden 10 yaşındaki Betül Seda ÖZCAN elim bir trafik kazası sonucu cennete yolculuğu vesilesiyle yazıldı.
post hakkında tartışma